Kafalar kuma mı gömüldü?
Bugünlerde yolu Mogan Gölü'ne düşenler, Mogan'a yapılanlar karşısında şaşkına dönmesin. Çünkü Mogan'ın sahipsizliği , bir zamanların cennetini cehennem çevirme neticesine kadar getirdi. Mogan Gölü'nde ki teker teker ölmeye başlayan balıklar, büyük bir felaketinde habercisi. 10 yıl öncesine kadar tertemiz olan göl, Sukesen deresine atılan pislikler, adeta çöplüğü andırıyor. Gölbaşı Belediyesi'nin sürekli yaptığı dere yatağı temizleme çalışmaları ise yetersiz kalıyor.
Çözüm üretilmiyor
Dere yatağı ve su kaynakları kirlenen, mera ve tarım arazileri kaçak yapılaşmaya terk eden Gölbaşı'nda çevre sorunları da katlanmaya devam ediyor. Ankara'nın nefesi durumunda Gölbaşı'nda, insanlar nefes almakta bile zorluk çekerken yerel basının aksine ulusal basın , siyasiler ve çevreci örgütlere de (GÖL-DER hariç) sorunlara eskisi kadar ilgi göstermiyor.
Durum böyle olunca da, cılız şikayetler,açılan davalar bitmek bilmeyen bürokratik işlemler arasında arapsaçına dönen çevre sorunlarına kolay kolay çözüm üretilemiyor.
Çöp yatağı gibi
Tıpki Ankara'nın denizini andıran Mogan Gölü'nde olduğu gibi. Gölbaşı'na hayat veren Mogan Gölü'ne uzanan derelere atılan çöpler bir zamanların cennetini cehenneme çevirmek üzere. Gölbaşı Belediyesi bu konuda duyarlı davranım dönem dönem değil, her zaman Mogan'ı besleyen Sukusen deresini temizlese de, vatandaşların duyarsızlığı dere yataklarını çöp yığını haline getiriyor. Amaçları sadece oyun oynamak olan çocuklar ise, tehlikeden habersiz, dere yatağının içinde akılları sıra oyun oynuyorlar. Ne aile bireyleri, nede vatandaşlar ise konuya duyarlı davranıp ne çocukları uyarıyorlar, nede dere yatağına çöp atmaktan vazgeçiyorlar. Hal böyle olunca da Gölbaşı Belediyesi, çevre örgütleri ne kadar mücadele ederse etsin, Sukesen Deresi çöplük olmaktan kurtulamıyor.
Seviye düşüyor, kimsenin umrunda değil
Kış aylarında kar ve yağmur suları ile su seviyesi yükselen Mogan Gölü'nde, Eymir Gölü'ne uzanan tahliye borularının açık bırakılması sebebiyle su seviyesi 20-25 santimetre aşağı düştü. Ekolojik dengenin bozulduğu, sazana bile zor rastlanılan Mogan Gölü'nde yaşananlara müdahele etmesi gereken devlet ise olan biteni seyrediyor. Olan bitene seyirci kalamayan GÖL-DER Başkanı İsa Ömercan ise, yetkilileri uyarıyor. Uyarsa da çabaları sonuçsuz kalıyor, ne yetkililer bir adım atıyor, ne de devlet. Mogan Gölü'nün su seviyesinin düşmesi hiçbir devlet yetkilisini fazla enterese etmiyor.
Toplum ölümler olabilir
Gölde hemen hemen her yıl yaşanan ancak basit bir açıklama ile geçiştirilen Toplu Balık Ölümleri ise bu yıl tekrar olabilir. Gölde oluşan metan gazı nedeniyle, balıkların tek tek öldüğü görülüyor. Tehlike geliyorum, diyor ancak hiç kimse elini taşın altına koymuyor.
Gölde balık yok
Ani hava değişimi nedeniyle öldüğü belirtilen balıklara ise en çok, bu işin ekmeğini yiyen balıkçılar üzülüyor. Ekmeklerini gölde tuttukları balıkları satarak kazanan balıkçıklar ise, gölde balık olmadığını, çoğu zaman elleri boş döndüklerini söylüyorlar.
Nitekim durum böyle olunca, ne devlet nede yetkililer bir adım atmıyor, yaşananlar karşısında suskun kalmayı tercih edip, deyim yerindeyse Başlarını kuma gömüyorlar
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : 0312 484 23 84 0541 200 20 19 0533 966 12 89 | Faks : 485 04 53 | Haber Yazılımı: CM Bilişim