• BIST 9321.64
  • Altın 4194.925
  • Dolar 38.1867
  • Euro 43.9991
  • Ankara : 22 °C
  • İstanbul : 18 °C
  • İzmir : 25 °C

İBRAHİM ATEŞ

21.04.2025 15:08
İBRAHİM ATEŞ
Gölbaşı ilçemizin değerli yaşayanlarına hürmetlerimi sunarak söze başlamak isterim. Dün bir olay yaşadım yüzüme bir telefon kapatıldı.

ibrahim Ateş kaleme aldığı yazısında şu ifadelere yer verdi; “Gölbaşı ilçemizin değerli yaşayanlarına hürmetlerimi sunarak söze başlamak isterim. Dün bir olay yaşadım yüzüme bir telefon kapatıldı. Onur kırıcı bir davranış, hadsizlik, kültürsüzlük ve haksızlık. Bu şekilde bana dönüş yaptı. Düşündüm günde kaç kişi bunu yaşıyordur. Liyakatsiz insanlar torpille çevrelerini kullanarak, yalvararak bir görevlere geliyorlar ve orada kişiliklerini tatmin etmeye çalışıyorlar. 40 senedir insan mutluluğuna ve Türkiye meselelerine kafa yoran bir Türkiye sevdalısıyım. Haksızlıklarla mücadeleyi kendine şiar edinmiş bir dünya görüşüne sahip bir davanın da neferiyim.

Yaşadığım olay şöyle: Memleketteki esnafın hali malum; biz de esnaflık yapıyoruz. Özel bir bankadan bir akrabama kredi talebimiz oldu. Krediye müracaatından bir ay sonra ret geldi, önemli değil verilir verilmez. Niye oyaladın? Oyaladığın için vatandaşın ticaretini nasıl etkilendiğinin farkında mısın? Değilsin! Sen zamanında cevap vermediğin için akrabamın ödemesi gecikti, kredi notu düştü. Zamanında haber versen başka şekilde hallederdi veya başka bankadan hallederdi. Buna hakkın var mı? Görev sorumluluğun, iş ahlakın yok. Şikayetimin asıl konusu bu değil. Asıl konumuz ‘liyakatsiz insanların toplumumuzda yaptıkları tahribat’ Özel bir bankanın müdüre hanımının telefonu yüzüme kapatması; bu yazıya ilham oldu. Kendi kendime düşündüm, kim bilir kaç kişiye bu haksizlik yapıldı? Bu hanımefendi en nihayetinde bir ticarethanenin, işletmenin sorumlusu. Özel bir banka ama benimle muhataplık: çok büyük bir bürokrat edası, rahatsız edilmişlik edası. Düşündüm bu kim? Kimin torpili? Hangi ağanın kızı, gelini yakını? Kimin torpili ile bu işe girdi? Araştırdım. Çok zengin bir kişi olduğunu söylediler. Dedim ki belli. Çünkü biz bu olaylardan geçmiş dönemde de siyasi hayatımızda da çok karşılaştık. Bize gelirler; başkanım çocuğumuza bir iş ayarlayalım bir de müdür yaparsak değme keyfine. İyide kardeşim sen çok zenginsin. Ne yapacak bu çocuk bu işi? “İtibar satın alacağız” derler. Anlaşılıyor ki; bu hanımefendi de itibar satın almış, çünkü çalışmaya ihtiyacı yok ve insanları üzerek kişiliğini tatmin ediyor.

Maalesef Türkiye’mizde örnekleri çok... Her kurum ve kuruluşta, Gölbaşı Belediyemizde bile bunun örnekleri var. Bir masa vermişler, masaya oturan vatandaşı karşısına almış, kişiliğini tatmin ediyor. Vatandaşa zulüm ediyorlar, yapmayın kardeşim bu kul hakkıdır. Kul hakkı yemeyin, bırakın o işlerde gerçek ihtiyaç sahipleri çalışsın ki işinin de hakkını versin. Geçimini sağlasın, eşit dağılım olsun, adalet olsun. Senin işe giriş maksadın hizmet değil itibar olduğu için vazifeni de önemsemiyorsun. Olursa olur, olmazsa olmaz diyorsun. Ama sistemi tıkıyorsun. Bak esnaf ne halde, yapmayalım kardeşim empati yapalım, insanlara hizmet edelim, onları üzmeyelim. İnsana hizmet, hakka hizmettir. Unutmayalım ki öbür dünyada bunun hesabı var. Sevgi ve saygılarımla.” 

 

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 Gölbaşı Taraf | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0312 484 23 84 0541 200 20 19 0533 966 12 89 | Faks : 485 04 53 | Haber Yazılımı: CM Bilişim