İT'inde bir şanı şerefi var

Bir an için kendimi, hayatını bana küfrederek ve karalayarak  geçiren, Gölbaşı Taraf'ın yaptığı haberler  üzerinden asalak biçimde yaşayan insanların yerine koydum. Onların zavallı küçük çirkin ruhlarını anlamaya çalıştım.

Acaba koskocaman bir dünyada zavallı biri olarak yaşamak nasıl bir duygudur? Ona buna sataşarak, prim yapmaya çalışmak nasıl bir duygudur, anlamaya çalıştım. İnsan dışkısı üzerindeki  mide bulandırıcı pis karasinek olmak nasıl bir duygudur, acaba?

Bunu yapmak içimdeki egomu şişirdim de şişirdim, kabartımda kabarttım.

Gölbaşı yerel basınında bizim üzerimizden geçinmeye çalışan adamcıklarının sayısına bakınca, bunu hak ettiğimi de düşündüm.

Son günlerde adamcığın biri çıkıyor beni “zavallı kalemşör” olarak nitelendiriyor. Evet belki o adamcık haklı, kalemşörüm. Gölbaşı Belediyesinin olumsuz haberlerini yapmak kalemşörlükse ben KALEMŞÖRÜM. Hemde vatandaşın kalemşörü.

Kalemşörlükle suçlandığımız bu haberlerimizden sadece bir tanesi örnek vermek istiyorum. Alt geçiti su basma olayı. Yerel seçimlerden önce alt geçidi yine su basmış, kendisini Gölbaşı'na adadığını ifade eden o adamcık “Bu ayıp Nasır Haşlak'ın” manşetiyle haberi dile getirmişti.

Peki madem o kadar dürüstsün, gazetecisin ve gazetecilik meslek ahlak kurallarına uyuyorsun; Neden şimdi de aynı manşeti, atmadın. Atamazsın çünkü bir yerlere bağlısın.

Gölbaşı'nın yerel gazetecilerini sahipli,sahipsiz süs itleri diye kategorilere ayırıp aklınca değerlendirmeler yapan bu adamcığı, bu olay karşısında şimdi ben hangi kategoriye sokmalıyım bilemiyorum. Hayvanları seven değer veren bir birey olarak, bir it olarak değerlendirmek istemiyoruz. Çünkü it'inde bir şanı şerefi var.

Şu kamuoyunda herkes ve o adamcıkta biliyorki zavallıları oynayan birisi varsa o da kendisi. Kalemşörlüğe gelince, maazallah onun senin eline su döken olamaz. Bu yüzden seninle aynı seviyeye inmeyi de kendimce çok tasvip etmiyorum. Kuduz misali ağzından leş gibi küfürler çıkan bir insanla aynı seviyeye inmek bize yakışmaz.

Yasin Dayanç'ın adını cesaret edemeyerek gazeteye yazmadığı söyleyen bu adam, Yasin Dayanç'ın Gölbaşı Taraf'la gönül bağı olduğunu çok iyi bilmektedir. Bunu tüm Gölbaşı kamuoyu ve siyasilerde bilmektedir. Sadece resmi bir bağlantısı yoktur.

Resmi olarak gazetenin kurucusu ve sahibi benim. O adamcığın resmi olarak BELLAS Ltd.Şti. üzerinden işe girip, Gölbaşı Belediyesinde Park ve Bahçeler Müdürlüğüne bağlı bir temizlik işçisi olduğu gibi.

Yani bunu bir marifetmiş gibi yada çok önemli bir şeymiş gibi ifade etmenin de bir anlamı yoktur. Daha iki kelimeyi bir araya getirip konuşamayan bu adamcıktan fazlasını beklemek, imkansızı  beklemek gibi bir şey olur.

Kuyruğu köşeye sıkışınca onun bunun hakkında dedikodular yapan, insanlar arasına fitne fesat sokan bu adamcık, Gölbaşı Belediyesini temsil etmektedir. O adamcık böyle devam ederse 5 yıl sonra o adamcığın tabiriyle kazanılan Belediye Başkanlığı, yine o adamcığın sayesinde kaybedilecektir.