Sevenlere selam olsun...Sevmeyenlerin cehenneme kadar yolu var.

Odabaşı Antalya'ya gitti.

Kaçak yol açıldı, geri kapandı.

Yandaşlarını işe alıyor.

Siyaseten işçi kıyımı yapılıyor.

Fukara vatandaş, sokağa mahkum edildi.

Bunların hepsini belediye yaptı.

Yapabilir mi?

Yapar…

Peki “Haşlak hangi halkına sormuş? Haşlak neden demokratik davranmıyor?” diye yazan “demokrasi kahramanı, ahlaklı gazeteci” arkadaş nerede?

Kayıp!

Çıtı bile çıkmıyor…

Çıkamaz, çünkü ham yaparlar,

Alim Allah.

Bunun demokrasisi işte bu…

Kendi yandaşı yapınca şahane.

Karşı taraf yapınca fena.

E üstadım, bunlar gün gelir yüzüne vurulur.

Dün neysen, bugün öyle olmazsan,

Çıkar birileri seni “Hallaç pamuğuna” çevirir.

Yaşına, başına rağmen hürmetini de benden yana kaybeden bu “demokrasi kahramanı” şahsa diyebileceğim;

“Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır.”

Olabilir ancak.

Yok anlayamadıysa bu deyimin anlamını bir araştırsın.

İşine gelirse alsın cebine koysun, gelmezse omuzundan atsın. 

Bilmem anlatabildim mi?

Madem işi siyasetten açtık. Siyasetle devam edelim bari.

Engelliler Haftası'nı geride bıraktık.

Seçimlerden önce, bir belediye başkan adayı (Şimdilerde belediye başkanı) Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfını ziyaret edip destek sözü vermişti. Vermişti de seçimlerden önce, birilerine destek olabilmek için önce onları hatırlayabilmek gerekli. Yarım elma gönül alma misali, destek veremeyecek durumda ise kalkıp bir ziyarete gidersin. Onları kendi günlerinde bile yalnız bırakmazsın. Yok bu ziyaretten basına haber vermediysen, ona sözüm yok. “Helal olsun” der, tebrik eder, ayakta alkışlarım. Ama ziyaret etmediyseniz “ayıp etmişsiniz” der, çok görürüm. Bu ayıbı belediye başkanına değil, ekibine bulurum. Belediye başkanı tek başına, kalkıp bunları düşünecek zamanı bile yoktur. Eminim ki; evine,çoluğuna çocuğuna ayıracak vakti bile yoktur. O yüzden burada ekip faktörü devreye giriyor. Ekibi bu tip işlere bakacak. Başkanı bu konularda bilgilendirecektir.

Ama nerdeeee.

Vay haline sayın başkan vayy…

Açıkçası şahsınızdan dolayı hiçbir sıkıntım yok ama…

Ekibinize dönüp iyi bir bakın.

Siz bu ekiple bırakın, dağları aşmayı

Kepekli'yi bile aşamazsınız.

Umarım dediğimin tersi çıkar.

Bu yazıyı bitirip okuduktan sonra ,

Ben bile kendime gıcık oldum.

Neyse...

Durmak yok, yazmaya devam.

Dün neysek...

Bugün de oyuz.

Sevenlere selam olsun...

Sevmeyenlerin cehenneme kadar yolu var.