MHP İl Başkanlığı'dan yemek programı

Başkan Şimşek konuşmasında, “2019 yılında Cumhur İttifakı MHP adayı olarak karşınıza çıktım. Bir seçim beyannamemiz vardı. Geçen baktığımda projelerimizin yüzde 98’ini yaptık. Hayvanat Bahçesi, Teleferik, Bioenerji Santrali projelerimizi tamamlayamadık. Bioenerji projemizi Cumhuriyet Köyü projesinin içine koyduk. Onu da yapacağız. Üniversiteler Caddesi, Uluslarası Bilardo Kompleksi, Tulumtaş Mağarası, Tramvay gibi beyannamemizde olmayan hizmetleri de yaptık. Allah nasip ederse önümüzdeki yerel seçimlerde daha da fazlasını yapacağız. Cumhur ittifakının gücüyle bu hizmetleri yapabildik.” dedi. 

 

Başkan Şimşek, “Bu seçim çok önemli bir seçim. Türkiye Cumhuriyeti artık şaha kalktı. TCG Anadolu Gemisi, SİHAlar, İHAlar, TOGG gibi havada, karada, denizde, her yerdeyiz.” diyerek sözlerini noktaladı. 

 

MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mevlüt Karakaya, “Benden önceki iki milletvekili adayımız çok öz, çerçevesi belli çok iyi bir konuşma yaptılar. Seçimlerin öneminden bahsettiler. Ben tekrara düşmeden, çok fazla vaktinizi de almadan şunları söylemek istiyorum. 14 Mayıs Pazar günü yapılacak olan seçimler aslında onca seçimle mukayese edildiğinde çok daha farklı anlamda ve önemdedir. Bu önem sadece yöneticilerin seçileceği bir seçim olarak görülmemelidir. Bu Türkiye’nin kader seçimidir. Bu bilinçle sandığa gitmemiz lazım. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini geçildikten sonra Türk siyasal yaşamında özellikle seçimler partilerin ittifakı şeklinde yürütülüyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bu ülkenin beka garantisi olduğunu anlamamız lazım. Bu sisteme geçilmesiyle birlikte erkler olarak ifade ettiğimiz demokrasinin temel şartı olan o erkler ayrılığında yürütme yani hükümet ile yaşama yani Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin seçimlerini ayırdık. Daha önce tek pusula oluyordu. Milletvekilleri hükümeti seçiyordu. Yüzde 18’lerle hükümetler kuruldu. Bunlar uzun ömürlü olmadı. Kolay geldi kolay gitti. Güçlü olmadı. Ortalama ömürleri 1,5 yıl oldu. Bu ciddi bir istikrarsızlık yarattı. Bugünün dünyasında, küresel dünyada ve içinde bulunduğumuz o küresel yapının etkisini de dikkate aldığımızda bunun ne demek olduğu daha iyi anlaşılacaktır.” dedi. 

"Biz Önce Ülkem Diyoruz Onlar Önce Ben ve Partim Diyor." 

 

 

Prof. Dr. Karakaya, “Değerli site yöneticilerimiz, muhtarlarımız ülkemizin kaderiyle ilgili bir durum içindeyiz. Bu sistemde hükümeti doğrudan doğruya siz seçiyorsunuz. Baraj en az yüzde 50 artı bir şeklinde. Bu zorunluluktur. Bu yönetimin güçlü olduğunu gösteriyor. Çünkü geçerli oyların yarıdan bir fazlasını alıyor. Güvenoyunu bu şekilde halk doğrudan doğruya vermiş oluyor. Seçimlerde hem yönetim belirlenir hem de meclisteki temsili belirlenir. 2002 yaşında Ak Parti yüzde 34, CHP yüzde 18 19 aldı, toplamı yüzde 52 civarı etti, iki kişiden birinin oyu mecliste karşılık bulmadı. Bugün öyle değil. Verdiğiniz oyların yüzde 98’i mecliste. Temsil adaleti var. 2018’den bugüne pandemi, çevre felaketleri, orman yangınları gibi afetler yaşadık. Pandemiyi en iyi yöneten ülke olduk. Bununla övünmeliyiz. Birçok ülke bir bez parçasını maske haline getirip vatandaşlarına veremedi. Evladı babasının cenazesine gidemedi. Çok çabuk unutuyoruz o günleri. Devlet memuruna eve git dedi ama maaşını ödedi. Devlet esnafına istihdam, kira yardımı gibi 17 kalemde yardımda bulundu. Elbette bir takım sıkıntılar da oldu. Üretim sıkıntısı, stok azalması, global fiyat artışları gibi durumlar oldu. Ekonominin döngüleri vardır. Tüm dünyada enflasyon arttı. Sürekli olarak devlete olan güveni yok etmek için bir disiplinsizlik varmış gibi gösteriliyor. Hayat pahalılığı ile enflasyon aynı şey değildir. 14 Mayıs’ta Cumhur İttifakının başarılı olmasıyla, istikrarın sağlanmasıyla ekonomideki gelişmeler çok daha yerinde olacaktır. Uygulanan politikalar üretim ekonomisi politikalarıdır. Babacan döneminde düşük kur, yüksek faiz politikalarıyla Türkiye’yi üretimden uzaklaştırdılar. Doğu Akdeniz, Mavi Vatan, Adalar denizi, Karabağ’ın Kurtuluşu, Rusya Ukrayna savaşı, Suriye ve Irak’ta devlet otoriteleri yok. Bu coğrafyada yaşamanın bedeli ekonomik ve manevi olarak çok ağır. Terörle mücadele ediyoruz. Kılıçdaroğlu 300 milyar dolar getireceğini söylüyor. Sayın Kılıçdaroğlu sen 300 milyar dolar’ı dışarıda arayacağına biz 2 trilyon dolar’ı terörle mücadelede harcadık. Bin tane şehir hastanesi yapılırdı, terörün verdiği zarar olmasaydı. Biz çok şeyler kaybettik. Artık sonuna geldik. Terörle silahlı mücadeleyi bitirdik. Bugün yine MİT’imiz inlerine girerek tek tek avlıyor, nokta atışı yapıyor. Türkiye şahlanışta. FETÖ ve PKK prangalarından kurtuluyor. Devasa TCG Anadolu gemisini güçlü devlet olmanın göstergelerinden birisidir. Televizyonda gösterdiler, Özbek bir kadın gözleri dolu dolu bu gemide Türk Birliği kurulacak, Turan kurulacak diyip ağlıyordu. Doğalgaz bulduk, evlerdeki gazların yüzde 30’una denk geliyor, az bir şey değil. Şimdi Gabar’da petrolden bahsediyoruz. Terör meselesi Türkiye’nin ayağına vurulmuş prangaydı, Türkiye artık prangalarından kurtuluyor. Türkiye bunları yaparken soğan patates muhabbeti yapıyorlar. Ufuk bu, vizyon bu. Biz burada sabaha kadar konuşuruz. Evlatlarımızın geleceği, ülkemizin bekası, bunların hepsini dikkate alalım. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ben rozetimi çıkardım demişti i. Herkesin belediye başkanıyım demişti. Şimdi ne oldu. Rozeti geri mi taktı? Ben tüm Gölbaşı Belediye’mize, Ramazan Başkanımıza ve çalışanlarına teşekkür ediyorum. Site sakinlerimizin Cumhur İttifakı olarak desteğini bekliyoruz. Biz önce ülkem diyoruz onlar önce ben ve partim diyor.” şeklinde konuştu. 

 

MHP Ankara 1. Bölge Milletvekili Adayı Oğuz Yılmaz konuşmasında Gölbaşı Belediyesi ve site yönetimlerine teşekkür ederek kendisinin de Karşıyaka Mahallesinde oturan bir Gölbaşılı olduğunu vurguladı. Yılmaz, “Cumhur İttifakı olarak desteğinizi bekliyoruz.” dedi.

 

MHP Ankara 1. Bölge Milletvekili Adayı İbrahim Çiftçi konuşmasında, “Biz Alparslan Türkeş’in liderliğinde bir yola çıkarken, ülkemizi milletiyle devletini birbirine düşman etmiş ihanet odaklarının elinden alarak Türk milletinin çocuklarına vermek üzere yola çıktık. Biz Türk milliyetçisiyiz. Bir fikir hareketiyiz. Bu fikir hareketinin temeli Türk devleti, Türk milletidir. Ülkücü hareketin TBMM’de büyük güç olması adına sizden oy istiyoruz.” dedi.