Ne çaycı ama....
Odabaşı, İncek'teki imar planıyla ilgili, Belediye Meclis Toplantısında adeta inciler saçtı.
Bakınız ne dedi: Biz Gölbaşı'nın haklarını savunmak için buradayız. Mahkeme parselasyonu bozduğu zaman bu hak otomatikman bize geçecek. Biz uzun zamandan beri istişare yapıyoruz. Bu kararın Gölbaşı'na faydalı olacağı kanaatine vardık. Vicdani kanaatimizde bizi bu kararı almaya yöneltti. Bizim Gölbaşı'nın bir santimetrekaresini bile heba etme gibi bir düşüncemiz olamaz.
Nedir geçmişte yaşanan hadiseler;
Haşlak, mezara varıncaya kadar sattı. Arsalarımızı Bayburtlu'lara yedirmeyeceğiz. Köylünün arsasını köylüye vereceğiz.
Peki belediye meclisi, hata mı yaptı?
Bence hata yapmadı. Durun ben size meclisin ne yaptığını açık açık söyleyeyim.
20 Ekim 1948 Sayın Gökçek'in doğum günü. Melih Gökçek 61. yaşını kutlayacak nasip olursa. Erken bir doğum günü hediyesi oldu, ancak belki de sayın Gökçek'e en anlamlı ve en pahalı hediye Gölbaşı Belediyesinden geldi. Fazla değil, o kadar abartılacakta bir rakam değil canım
Aslı arası 80 Milyon TL.
Köylü Hasan amcamın, Ayşe Teyzemin anlayacağı dilden de yazalım 80 Trilyon.
Öyle avaz avaz bağırılacak, oramızı buramızı yırtacak cinsten bir rakam değil yani. Abçıoğluyuz amma arsa bizde, ne var sanki. 80 dönümcük arsa verince koca Gölbaşı satılmış değil ya.
Mecliste, mahkeme parselasyonu bozarsa zaten arsalar bize geçecek denildi,
Sizin anlayacağınız, Nasrettin Hoca misali Melih Gökçek göle bir yoğurt çaldı da.
Ancak ya tutarsa?
CHP'yi Duman etti.
CHP'de son zamanlarda istifalar yaşanıyor. Önce Polat Güneşdoğmuş istifa ediyor, ardından Selahattin Yazıcı. İki isminde istifa ettiğini açıkladıkları basın açıklaması faks ile gazetemiz bürosuna ulaşıyor. Faksların geldiği yer ise siyasete ve CHP'ye uzak olmayan bir isim. BAYRAM DUMAN . Sizin anlayacağınız Bu Bayram Duman CHP'yi DUMAN ETTİ.
Ne çaycı ama
Son günlerin meşhuru bizim çaycı Mesut oldu. Biz çocuktan al haberi, yerine ÇAYCI'dan aldık haberi. Ya harbiden bizim çaycı Mesut'un söylediklerine, İsa Albut neden bozuldu ki?
Ben bu açıklamaların adını koyamadım bir türlü . Ateş olmayan yerden duman çıkmaz mı desem,gerçi ortaya ATEŞ'te düştü (Mehmet Ateş'te açıklama yaptı) yaran mı var ki gocunuyorsun desem, yada amannn boşver bi çaycının lafına mı bakacağız desem bilemiyorum. Bu gazetecilik zor iş üstadım be. Alırsın adamı 40 yıl sırtında taşırsın, göğe çıkarırsın, sonra yorulursun bırakırsın düşer çamura batar, e sonuçta da kötü olan sen olursun. İyi yazınca İŞİNİ EN İYİ YAPAN GAZETECİ olursun, kötü yazınca MAGAZİN GAZETECİSİ oluverirsin. Biz 5N+1K'lı yapıyoruz işimizi, ancak 3K+1N'li (Kim, Kiminle,Nerede) yani İsa Albut'un deyimiyle magazin gazeteciliği yaparsak bize en çok haber İsa Albut'tan çıkar. İsa Albut'un kimlerle nerede ne yaptığını yazmak durumunda kalırız ki.. Bu da İsa Albut'u çok yorar. Bak İsa Albut beyefendi şu iki çift laftan sana da edeyim. Belki aklının bir kenarına yazarsın. Gazeteciyi biriyle röportaj yaptı diye ablukaya almaya baskı kurmaya çalışmak ne GERÇEK siyasetçiye yakışır nede bu işlerin içinde olanlara. Gazeteci işini yapar, saygı duyman gerekli. Öyle sıkıntın varsa, çıkıp açıklamanı yapıverirsin, olur biter. Röportajdaki iddialar röportajı alanı değil, vereni bağlar. Koskoca siyasi işler başkanı olacaksın, bunları bilmeyeceksin. Sen bilirsin, bilirsin de. İşine gelmediğinden alıpta cebine koymazsın.
Bu çaycı Mesut daha çok şey anlattı. Bakalım bu çaycı doğru mu söylüyor, yalan mı söylüyor? Zamanı gelince oda ortaya çıkar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : 0312 484 23 84 0541 200 20 19 0533 966 12 89 | Faks : 485 04 53 | Haber Yazılımı: CM Bilişim