Muhalaefet Bize Kaldı

Mustafa Kemal Paşa ile ilgili “Benden başka askeriniz yok mu komutanım” fıkrasını çok iyi bilirsiniz. Çeşitli versiyonları da var. Bu öyle bir fıkra ki; muz niyetine, hangi konuya, hangi olaya parmak basmak isterseniz, oraya cuk oturuverir.

Gölbaşı'nda siyaseti genel seçim öncesi bir iki ay, yerel seçim öncesi 3-5 ay hissediyorsunuz. O sürelerde partilerin renkli bayraklarını, afişlerini adayların posterlerini görebiliyor, açıklamalarını takip ediyor, vaadlerini seslendirdiklerine tanık olabiliyorsunuz. 
     Meslek Odalarında da durum farklı değil. Oda kongreleri yaklaşırken bir çaba, bir çalışma bir heyecan sorma gitsin. Verilmeyen vaad, çözülmeyen sorun kalmaz. 
     Seçim biter; çoğu partinin kapısına kilit vurulur, haftalarca aylarca açılmaz. Aday adayları, adaylar köşelerine çekilir, bir daha sesleri solukları çıkmaz. 
     Odalarda da durum bundan farklı değildir. Kongre öncesi aday olanlar da, kongreden sonra seçilenler de kendi kabuğuna çekilir, üç maymunları oynamaya başlarlar. Oysa bir muhalefet lazım. 
     İktidardakini, yönetimdekini denetleyecek, hatalarını yanlışlarını gün yüzüne çıkarıp, gayrımeşruluklara engel olacak, olamıyorsa bunu yargıya taşıyacak, uyaracak, önerecek, gereğinde tavır koyacak bir muhalefet. Partiler kapalıysa, adaylar ortalıkta görünmüyor ve susuyorlarsa muhalefet görevini kim yapacak? 
     İşte gazetecilik; taşra sayılabilecek, Gölbaşı  gibi yörelerde bunun için zor. Eğer gazeteciliği bir araç olarak görüyorsanız; sıkıntı yok, yıkama yağlama ile, gelen ağam giden paşam ile, öncelikle çıkar ilişkilerini ön planda tutarak bu işi rahatça yaparsınız, ya da yapıyor görünürsünüz. 
     Devekuşu misali başınızı kuma sokar, kimseyi görmez, kimsenin de sizi görmediğini düşünürsünüz. Oysa kı.ınız açıktadır ve herkes sizin ne olduğunuzu görüp bilmektedir. Gazetecilik sizin için araç değil, amaç ise işte işiniz o zaman çok daha zordur. Çünkü muhalefetlik görevi size düşmektedir. Çalıp-çırpana karşı muhalefet. Yan gelip yatana karşı muhalefet. 
     Toplumun çıkarları yerine, eş dost ve yakın çevrenin çıkarını koruyanlara karşı muhalefet. İdarenin baskısına, yanlışlıklarına, usulsüzlüklerine karşı muhalefet. Esnafın hakkını korumayana karşı muhalefet. Vatandaşın hak ve hukukuna zarar verenlere karşı muhalefet. 
     Velhasıl; her yerde, her şeye ve herkesin yerine doğru muhalefet. Şimdi yerel yönetime karşı, siyasi parti ilçe başkanlarının yapması gereken muhalefeti nedense, gazetemiz yapıyor.

İktidarın ilçe başkanı ve yönetiminden ise çıt bile çıkmıyor. Bu gidişle de onlardan çıt çıkmayacak gibi gözüküyor. Ortada onların yanlış uygulamaları eleştirmesine engel olabilecek bir güç mü var? Orası da ayrı bir karanlık bölge.

Allah'tan Gölbaşı Belediye Meclisinde bazı meclis üyeleri var ki; onlar muhalefet meydanını sadece bize bırakmadı. Yerel yönetimle aynı partiden olmalarına rağmen, doğru bildikleri düşüncelerin arkasından gittiler. Aldıkları oyların hakkını şimdiye dek verdiler. Darısı şimdiye kadar aldıkları oyların hakkını vermeyenlere ne diyelim….