Haşa haddime bile değil ama…

Yeni asker olan Temel'e komutanı sormuş:
"Savaşta siperdesin, sağ taraftan düşman askeri geldiğini gördün.
Peki ne yaparsın?" Temel heyecanla cevap verir:
"Haçan hemen çevirur silahımı üzerlerine ateş açarim komutanim." Komutan tekrar sormuş.
"Peki, karşıdan geliyorsa?"
"Karşıya ateş açarım, komutanim."
"Arkadan geliyorsa?" deyince komutan, Temel dayanamamış:
"Ula komutanim, bu ordunun benden başka askeri yok mu daa?"

Hakikaten yahu hep yanlış yazan biz miyiz, hiç mi doğrumuz yokta, herkes ismini vermeden “bir yerel gazete” diyerek Gölbaşı Taraf'ı eleştiriyor. Eleştiri konusu ne Gölbaşı Taraf belediye hakkında haksız eleştiri yapıyor. Bana yapılan eleştirilerden haklı bulduklarımı alıp cebime koyuyorum, haksız olduğuna inandığım eleştirileri ise omzundan alıp atıyorum. Ben size gazetenin açılışından beri yapılan ve söylenen espriyi söyleyeyim, muhtemelen sizde duymuşunuzdur bu sözleri “Bunlar zaten taraf” Evet açıkçası tarafız, ama halka tarafız. Bunun altında, üstünde aranacak bir şey yok. Hiçbir siyasi oluşuma da alet olmuyoruz. Birilerine taraf olduğumuzu düşünenlere de saygımız sonsuz, bir şey diyemeyeceğiz.

Bu hafta siyasetten uzaklaşayım farklı konulara değineyim dedim ama maalesef olmadı. Hafta içinde ikinci yazımı yazmak zorunda kaldım. Bir sayın başkana Bayram Türkmez'e verdiği demeç sonrası yazı yazmak zorunda kaldım. Şimdi de yine sayın Bayram Türkmez'in köşe yazısında, gazetemle ve yaptığımız haberlerle ilgili düşünceleri var. Elbette ki bu konuda bize cevap hakkı doğmuştur.

Öncelikle her zaman olduğu gibi sayın başkanın şahsiyetinden dolayı bir sıkıntım olmadığını belirtmeliyim. Sayın başkanın başarılı olmak için çabaları var, ancak ekibi yetersiz. Bu konuda ince eleyip sık dokuduğunu da biliyoruz. Başkanın iyi bir ekiple Gölbaşı'na hizmet edeceğinden kuşkum yok. İnşallah hayırlısı olur. Gölbaşı'na hizmetin en güzellerini verir. Çünkü başkanın başarısı, Gölbaşı'nın başarısı olacaktır. Bu konuda gazete olarak üzerimize düşen görevi elbette yerine getireceğiz. Olumlu, Gölbaşı'na katkı sağlayacak projelerinin yanında, olumsuz olan her türlü faaliyetin karşısında olacağız. Ben zaman verme kavramına biraz daha farkı bakıyorum. Zaman hizmet yapabilmesi için verilir. Elbette ki hizmet vermesi için zamana ihtiyacı vardır. Ancak bazı uygulamaların eleştirilmesi için zamana ihtiyaç olmadığını düşünüyorum. Benim gazete olarak paraya ve pula ihtiyacım yok. Allaha bin şükür, belediyeden maddi anlamda faydalanmayı da düşünmüyorum. Belediyeden maddi anlamda faydalanacağım diye de her şeye şakşakçılık yapamam, bu konuda kimsede kusura bakmasın. Geçmiş dönemde yapılan bir yolsuzluk, usulsüzlük varsa Belediye Başkanı çıkar belgeleriyle kamuoyuna açıklar. Bunu gazetemde ŞEREFLE yayınlarım.

Başkan ekibi konusunda ince eleyip sık dokuyor demiştik. Mehmet Odabaşı ve Kültür Sosyal İşler Müdürü Münip Ayhan hakkında olumlu mesajlar aldık. İnşallah Gölbaşı'na faydalı olurlar. Zaman içerisinde bu insanların başarılı olup olmayacakları gün yüzüne çıkacaktır. Yapılması düşünülen festivalin niteliği Münip Ayhan'ın ilk sınavı olacaktır. Festivalin güzel bir organizasyona dönüşmesi hem Gölbaşı'na, hem de Münip beye bir artı kazandıracaktır.

Mehmet Odabaşı'nı kendisi ile bugüne kadar görüşmedik ama, şahsıyla ilgili bir olumsuzluk almadık. Halkla belediye başkanı arasında bir köprü görevi oluşturacak olan Mehmet Odabaşı, şu ana kadar sorunsuz bir şekilde görevini yerine getirdi. Temennim iyi bir Gölbaşı adına bu performansın devamıdır.

Basın danışmanı Cafer Uzuntaş'ın, o makamı hak edip hak etmediğine gelince de;

Haşa haddime bile değil ama…

O Yüce Rabbim'in cennetini de hak etmiyor, bana göre.

Yok sırf seçimde çalıştı diye bu göreve getirildiyse yazık çok yazık.

Benim parada pulda yada makamda gözüm yok.

Cafer beyin  koltuğunda da gözüm yok.

Orada Cafer beyin görevi nedir?

Basın danışmanı, peki bu beyefendi haber yazıyor mu, yok yazmıyor.

Kim yazıyor orada basın bültenlerini. Cenk bey, Suat bey.

Peki Cafer beyin görevi ne.

Basınla ilişkileri düzenlemek ve başkanın konuşmalarını hazırlamak.

Düzenleyebiliyor mu? Basın mensubu arkadaşlarım bu konuya daha vakıf.

Konuşmaları da kendisi yazamıyor, yazdırıyor.

E ona da şükür, hiç olmazsa sonuçta yazdırabiliyor.

Peki sarı basın kart var mı? Yok

Hangi okulu bitirmiş? Açık öğretim iletişim fakültesini okuduğunu duydum.

Ağzından küfürler ve hakaretler çıkan bir adamın, bu görevi hak ettiğini düşünmek ise fiyaskodan başka bir şey değildir.

Bakın Sn. Ahlaklı gazeteci son yazısına yazılan bir okuyucu yorumuna nasıl cevap vermiş.

“Milletin verdiği vergilerle maaş alıyorsun yıllarca belediye başkanlığı yapmış hemde (başarıyla) birisini eleştirmeye kalkıyorsun.
C.uzuntaş: senin gibi geri zekalılar bu işten anlamaz. önce erkek ol ismini yaz.yalakalığıda bırak gerçekleri gör. kurbağanın gözü açıldı senin hale görmüyor.saygılar bizden...”

Bunu yazan kim başkanın basın danışmanı.

Bunu yazan kim ahlaklı gazeteci

Bunu yazan kim belediyenin ve MHP camiasının destek olduğu adam.

Okuyucu ne demiş küfür mü etmiş, tehdit mi etmiş? Hakaret mi etmiş? Ne demiş peki sadece düşüncesini yazmış.

Okuyucunun yorumunu beğenemezsin sitene koymazsın.

İçinde hakaret olur yayınlamazsın, Allah Aşkına bu adam ne demiş, sadece Cafer beyin düşüncelerine katılmamış, yani Cafer beye göre DÜŞÜNCE SUÇU işlemiş. Siz siz olun beyefendinin sitesine onun düşüncelerine sakın ola ki  ters bir şey yazmayın, sonra hakareti de yersiniz, küfürü de. Benden söylemesi.

Böyle bir beye saygı gösterilmesi isteniyorsa,

Ben o saygıdan yoksun kalmayı yeğlerim.