GÖLBAŞI NEDEN EVRİME KAPALI?
GÖLBAŞI NEDEN EVRİME KAPALI?
Bir önceki Belediye Başkanının, Gölbaşına yaptığım katkılar nedeniyle vermiş olduğu plaketi tören aşamasında kabalık yapmamak için aldığımda, onu en kısa sürede iade etmeyi plânlamıştım; bir fırsatını bularak bu eylemi gerçekleştiremediğim için huzursuzum doğrusu. Bu ve buna benzer, diğer yöneticilerin de takdir iletilerinden hiçbir zaman hoşnut değildim; pek çok yapılması gereken işler ve dağ gibi duran yaşamsal sorunları görmezlikten gelerek Gölbaşını terfi noktası gören zihniyetteki insanların sergilediği böylesi tavırlar nedeniyle duygu ve düşünce değişikliği oluşturacak yapıda değildim çünkü
Ulusal basında, Gölbaşı'nın bitmeyen çilelerini sık sık dillendirmiş olduğumu, bu bölgede yaşamakla kalmayıp, tüm sorunlarına; özellikle elektrik konusundaki sorunlara duyarlı olanlar bilir
Enerji Bakanı başta olmak üzere, Tedaş ve Bedaş'a gönderdiğim kapsamlı bir dosyanın da etkisiyle yılların ilgisizliğine son verildiğini, bir önceki kaymakam müjdelediğinde sevinmiştim. Birtakım adamların görevden alınmasıyla ve de alt yapı çalışmalarının başlamasıyla başlayan umut, bu günlerde yeniden karamsarlığa dönüştü, ne yazık ki. Çünkü, plânlanmış bulunan çalışmaların dondurulduğuna tanıklık ediyoruz. Canlarının istediği noktadaki sokak lambalarını söndürerek, yine düzenli olarak elektrikleri keserek ve de arızalara eskisi kadar olmasa da geç müdahale ederek travmalarımızı yeniden yaşatan kurum için, yine hiç kimse sesini çıkartmamaktadır
Gölbaşı Kent Konseyi'nin yapmış olduğu ilk toplantıya ilişkin bir haberin diğer gözlemlerimle bütünleşmesi, zihnimde karamsar bir tablonun oluşmasına yol açtı. Türkiye'deki tüm belediyelerin kent konseyleri için düzenlenmiş bulunan; çok açık ve anlaşılır altı adet sorunun anlaşılamadığına dair serzenişleri ve bu serzenişleri haklı bulan Belediye Başkanı'nın zaman tanıma önerisini şaşkınlıkla okumuş bulunuyorum. Aman eleştirmeyelim, bir iki sene zaman tanıyalım diyen çevrelerin etkisinde kaldığı anlaşılan Başkan'ın aynı hoşgörüyü (!) Kent Konseyine tanıyor olması eşyanın tabiatına uygunluğu açısından anlaşılabilir bir durumdur. Aylar geçmesine rağmen; hangi kadroyla hangi projeyi nasıl ve hangi kaynaklarla yapacağı konusunda bilgi sahibi olmadığımız yeni yönetimin, hep beraberiz, birlikte yöneteceğiz, her şey güzel olacak gibi söylemlerinin ne anlama geldiğini anlamış değilim. Bunlar somut söylemler değildir çünkü. Somut olan şey, ilkokul çocuklarının bile tereddüt etmeden anlayacağı altı adet sorunun yanıtıdır. Anlaşılamadı denilen birinci soru, Belediyenin hangi projelerinin ve hizmetlerinin Gölbaşına daha çok katkı sağlayacağı dır. Bu zor sorunun yanıtı yoktur. Çünkü ortada hiçbir proje bulunmamaktadır. Yine, belediyenin güçlü yanlarının neler olduğu, gelişmeye yönelik yönleri, eksiklikleri, yıkılan eski belediye binasının yerine ne yapılması gerektiği, Ankara-Konya yolu için düşünülen projenin nasıl olması gerektiği gibi zor(!) soruların yanıtı için zaman istenmektedir.
Aylardır uyardığım yeni yönetimin 1/1000 ölçekli imar uygulama yetkisini Büyükşehir Bel. Başkanlığına devretmiş olması hakkında da bir şey söylemenin, bu saatten sonra önemi yoktur kuşkusuz
Bu ülkede gerçek olan şey, genel veya yerel seçimin kazanılmış olmasıdır. Gerisi hikayedir. Her zafer, en az dört veya beş yıl gibi bir zamanın kullanımı demektir. Buyurun, bu zamanı dilediğiniz gibi kullanın;70 yılı boşa harcamış bulunan bir toplumun zaman diye bir sorunu da yoktur zaten.
Dünyada Gölbaşından başka hiçbir başkent ilçesi, bağlı bulunduğu il'in diğer ilçelerinden yarım asır geri kalmamıştır. Bunu alt yapıdan tutun da, yönetim kayıtsızlığına kadar, her kategoride kıyas yoluyla anlayabilirsiniz. Kaymakamların vali, üsteğmenlerin yüzbaşılığa terfi edeceği, belediye başkanlarının ise tatmin duygularını gidereceği bir yerdir Gölbaşı. Hırsız ve uğursuzların cirit attığı, adına mahalle dense de, Afrika başkentlerinin ilçelerinde bile görülmeyecek düzeydeki ilkel koşulların gölgesinde sürdürülen bir yaşamın varlığından hiç kimse rahatsız değildir !
Yine, ulusal gazetelerin birinde yayımlanan bir yazım nedeniyle, evrim yolunun hangi nedenlerle tıkalı olduğunu anlamamış bulunanlardan bir mahalle komşum, beni arayarak, beğenmiyorsan git Bodrum'da yaşa kardeşim; hem burada oturuyorsun, hem de beğenmiyorsun, ayıptır senin yaptığın, dediğinde çok şaşırmıştım. Bedaş Bölge Müdürlüğü Halka İlişkiler Sorumlusunun, 20 yıldır buradayım, hiç şikayet dilekçesi almadım, dediğinde çok şaşırdığım gibi. Başkentin diğer ilçeleriyle kendi ilçesini kıyaslamayı aklının ucuna bile getirmeyerek, kuyulardan su içen ve foseptik çukurlarını dolduranların medeniyet çağrısına olan yaklaşımları böyledir, ne yazık ki.
Bu kısa örneklerden yola çıkarak, Gölbaşı'nın neden evrime kapalı olduğunu uzun uzadıya anlatmanın gereği var mı, bilmiyorum
Ferruh SİDAR
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : 0312 484 23 84 0541 200 20 19 0533 966 12 89 | Faks : 485 04 53 | Haber Yazılımı: CM Bilişim